Bu ayetle yeniden surenin başlangıcını
oluşturan evrensel senfoniye yeniden dönülmektedir. Kur'an'ın
kalplere cazip gösterdiği değişik şekillerden
birisini oluşturur bu ayet. Ve yine bu ayet, hem burada ve
hem de başta Allah'ın varlığını ve
kuvvetini gösteren delillere yeni bir giriştir. Bu
giriş Hz. Nuh peygamberin mucizesini gökyüzü ile
yeryüzüne ve yaratıklarda bulunan delillere
bağlamaktadır. Sonra da bütün bunlardan, insanlar
tevhid içinde soyutlanarak Allah a dönsünler ve O'na
yönelsinler diye onlara çağrı yinelenmektedir.
"Göğü gücümüzle biz kurduk; şüphesiz biz
onu genişleticiyiz."
Ayette geçen "Eyd" sözcüğü güç anlamındadır.
Allah'ın gücünün ne demek olduğunu en güzel
gösteren de, akıllara durgunluk verecek derecede birbirine
bağlı ve görkemli gökyüzünün bina edilmesidir. Gök
kelimesi ile hangi anlam kastedilirse kastedilsin değişmez.
İster yıldızların ve gezegenlerin yörüngeleri
kastedilsin isterse, milyonlarca yıldız kümelerini
içeren ve adına galaksi denilen yıldız
toplulukları kastedilmiş olsun, ister
yıldızların ve gezegenlerin serpili bulunduğu
şu uzay boşluklarından herhangi biri kastedilsin,
ister
sözcüğünün
ifade ettiği anlamlarda diğerleri kastedilsin, farketmez...
Genişlik sözcüğü de bunun gibi apaçık gözler
önündedir. Sayıları milyonu bulan ve akıl almaz kütlelere
sahip bulunan bu yıldızlar, engin uzay denizine
serpiştirilmiş birer zerre gibidirler.
Burada gökyüzünün genişliğine işaret
edilmesinde yüce Allah'ın daha önce "gökyüzünde"
dediği rızık hazinelerine başka bir ima daha
vardır. Burada sema sözcüğü her ne kadar Allah'ın
katında olan şeyler için bir sembol olsa da, Kur'an
ifadesi bu kelimeye belirli özellikler vermektedir. Öyle
görünüyor ki, beşerin duygularına ilham verici olan
bu seslenmeden hedef de bu özelliklerdir.
Daha sonra gelen "döşenen yeryüzü" deyimine işaretten
hedef de bunun gibidir.
"Yeri biz döşedik, biz ne güzel döşeyiciyiz."
Daha önce de belirttiğimiz gibi, Allah Teala, bu yeryüzünü
hayata beşik olsun diye hazırlamıştır.
Ayette geçen "döşeme" sözcüğü, konfor
rahatlık ve düzeni çağrıştırıyor.
İşte yeryüzü de, insanoğlu için aynen bir beşik
gibi rahat ve huzur yatağı kılınmış,
herşey orada en ince ayrıntısı ile
hayatın kolay olması ve sürmesi için takdir edilmiştir.
"Ne güzel döşeyiciyiz."
"Ve herşeyden de çift çift yarattık ki düşünüp
öğüt alasınız."
Bu ifade, şu yeryüzünde belki de şu evrende var
olan yaratma kuralını gösteren, akıllara durgunluk
verecek bir gerçektir. Çünkü ifade, yaratıklarda çift
cinslilik kuralını sadece yeryüzüne özgü kılmıyor.
Yaratılışta çift olmak kuralı canlılarda
apaçık ortadadır. Ancak ayette geçen "şey"
sözcüğü, cansızları da kapsamına alır.
Yani bu ifade, canlı varlıklar gibi eşyanın da
"çift cinslilik" prensibine göre yaratıldığını
işaret etmektedir.
Bu ayetleri insanlığın ondört asırdan beri
bildiğini gözönüne alırsak ve yine herşeyde
"çift" olma prensibi bir yana, canlılarda bile
çift yaratılma prensibinin o zamanlar bilinmediğini bir
düşünürsek, evet bütün bunları düşünürsek
çok büyük ve hayret verecek bir durumla yüzyüze buluruz
kendimizi. İşte Kur'an-ı Kerim, kainata dair gerçekleri,
herkesten önce asırların ötesinden akıllara
durgunluk verecek bir biçimde bizlere haber vermektedir.
Ayrıca bu ayet bizlere, modern bilimsel
araştırmaların gerçeklere ulaşma yolunda
oldukları izlenimini vermektedir. Öte yandan bu modern
bilimsel araştırmaların kainatın temel
yapısının atom olduğunu, atomun ise artı
ve eksi yüklü çift kutuplu elektronlardan oluştuğunu
belirttiğini gözönüne alırsak, bu
araştırmaların akılları hayrette
bırakan ayetin ışığı altında
gerçeği yakalama yolunda olduğunu söyleyebiliriz.
Bu kısa ifadeli fakat akılları yerinden söküp
oynatacak kadar geniş boyutlu, bu dokunuşların
ışığı altında, göklerin kucağına,
yeryüzünün en sonuna ve yaratıkların iç dünyalarının
derinliklerine kadar yapılan bu gezintilerden sonra ayet
insanlara seslenerek göklerin ve yerin yaratıcısına
koşmalarını istiyor. Ruhlarına
ağırlık veren ve sınırlayıcı
her engelden sıyrılarak, eşsiz ve ortaksız
olarak bu kainatı yaratan Allah'ı birleyerek O'na
koşmalarını istiyor.