O |
Saffat
|
O |
|
83- İbrahim de Nuh'un milletindendi. ·
84- Çünkü tertemiz bir kalp ile Rabb'ine gelmişti. ·
85- Babasına ve kavmine: "Neye tapıyorsunuz?"
demişti. ·
86- Allah'dan başka uydurma tanrılar mı
istiyorsunuz? ·
87- Alemlerin Rabb'i hakkındaki düşünceniz, zannınız
nedir?
Hikâyenin giriş ve ilk sahnesi böyle... Nuh'dan
İbrahim'e geçiş... İki peygamber arasında
akide, davet ve yol bağı var. İki peygamber ve iki
peygamberlik arasında uzun zamanlar geçmiş
olmasına rağmen, Hz. İbrahim ile Nuh aynı
davanın bağlılarındandır. Çünkü karşılaştıkları,
ortak oldukları ve bağlısı oldukları,
sistem aynı sistem. İbrahim'in sıfatlarından,
temiz kalplilik, inanç sağlamlığı ve saf bir
gönül ön planda ortaya çıkmaktadır!
" Çünkü
tertemiz bir kalp ile Rabb'ine gelmişti."
Bu tasvir, Rabb'ine gelişinde şekillenen
katıksız bir "teslimiyetin" ve kalp
temizliği şeklinde beliren "duruluğun",
temizliğin ve doğruluğun görüntüsüdür. "Temizlik"
ifadesi, kendi anlamını da kalbi ilham eden bir ifadedir.
Bu aynı zamanda basittir, anlamı kolay ve mefhumu açık
bir ifadedir. Bununla birlikte temizlik,
arınmışlık, samimiyet ve (doğruluk) gibi
birçok nitelikleri de kapsar. Ancak şu kadar var ki, ayette
geçen bu ifade basitliği karmaşık olmaması
ile birlikte, sıraladığımız niteliklerin
hep birden ifade ettikleri anlamdan daha geniş bir ifade gücüne
sahiptir. İşte bu, Kur'an ifadelerinin eşsiz
anlatım harikalarından biridir.
Hz. İbrahim, bu tertemiz kalp ile, kavminin
yaptıklarını hoş görmemiş çirkin
görmüştür. Sağlam bir sağduyunun tiksinmiş
olduğu, her türlü düşünce ve tutumu çirkin görmesi
gibi çirkin görmüştür. "Babasına ve kavmine
`Neye tapıyorsunuz?' demişti. Allah'dan başka
uydurma tanrılar mı istiyorsunuz? Alemlerin Rabbi
hakkındaki düşünceniz, zannınız nedir?"
Hz. İbrahim onların putlara
taptıklarını görmekte ve sağlam bir
fıtratın sesi ile şiddetli bir tiksinme ile
seslenmektedir. "Neye tapıyorsunuz?" Nelere?
Çünkü sizin taptıklarınızın ne
tapılacak ve ne de kendisine ibadet edenlerinin olması
uygundur. Ne de gerçeği bilmemekten kaynaklanan kuşkulu
bir tapınmadır. Bu sadece katıksız bir yalan
ve şüphesiz bir iftiradır. O halde siz bu iftiraya
kasten mi, bilerek mi yöneliyorsunuz? "Allah'dan
başka uydurma tanrılar mı istiyorsunuz?" Siz
Allah ı ne zannediyorsunuz? Allah kavramının insan
sağduyusunun ilk anda bile nefret ettiği bu seviyeye düşeceğini
ve böylesine sapık olabileceğini mi zannediyorsunuz? "Alemlerin
Rabb'i hakkındaki düşünceniz, zannınız nedir?"
Bu ifade temiz ve sağlam insan sağduyusunun
yadırgamasını yansıtmaktadır. Bu ifade,
insanın hislerine, aklına ve vicdanına ters olan
apaçık bir durumun üzerine gitmektir.
İlahi ifade burada, onların Hz. İbrahim'i
cevaplamalarına, onunla konuşmalarına yer vermiyor,
direkt olarak bunu izleyen sahneye geçiyor. Hz. İbrahim'in
bu apaçık iftira karşısında,.içinden verdiği
kararı sergilemeye geçiyor!
|
|
O |
|
O |
|