Allah'ın gözler önüne serilmiş ve
ayrıntılı biçimde açıklanmış
ayetleri, Allah'ın nurunu belirginleştiriyor, onun yol göstericiliğinin
kaynağını ortaya koyuyor, iyiyi-kötüyü,
temizi-pisi belirliyor. Hiçbir karışıklığa,
hiçbir kapalılığa meydan vermeyecek şekilde
İslâmın eksiksiz ve incelikli hayat sistemini açıklıyor,
Allah'ın yeryüzündeki hayat için koyduğu hükümleri
kuşkudan ve anlaşılmazlıktan uzak bir
şekilde belirliyor, insanlar bu hükümlere uydukları
zaman, açık sağlam ve tutarlı bir kanuna
uymuş olurlar. Bu kanun karşısında haklı
hakkının kaybolacağından korkmaz. Bu kanunun
egemenliği sırasında hak ile batıl, helal ile
haram birbirine karışmaz.
"Allah dilediği kimseleri doğru yola iletir."
Allah'ın iradesi serbesttir ve hiçbir şekilde
sınırlandırılamaz. Bununla beraber yüce Allah
doğru yola girmek için bir metod belirlemiştir. Bu
metoda yönelen, onu izleyen Allah'ın yol göstericiliği
ve nuru ile karşılaşır. Buna sarılır
ve Allah'ın iradesiyle- belirlenen hedefe ulaşana kadar
bu yalda yürür. Kim de bu metodun dışına çıkar,
ona sırt verirse yol gösterici nuru kaybeder, sapıklık
yoluna dalar gider. Tabii ki, yüce Allah'ın hidayet ve
sapıklığa ilişkin iradesi uyarınca.
Bu ayrıntılı açıklamalar içeren ayetlere
rağmen, insanlar arasında bu gruba, münafık
grubuna, rastlanır. Bunlar müslüman görünmekle beraber
İslâmın belirlediği davranış
kurallarına uygun bir edep tavrını takınmayan
kimselerdir: