Bu Kur'an ayrıntılı açıklamalar içeren
ayetlerden oluşur. Kapalılığa
kasıtlı yoruma ve belirlenmiş hareket metodundan
sapma eğilimlerine yol verilmez Kur'an'da.
Bu Kur an, Allah'ın hayat sisteminden sapan,böylece de uğursuz
bir akıbete uğrayan geçmiş toplumların
akıbetlerinden örnekler içerir.
Bu Kur'an Allah'ın gözetiminin bilincinde olan, bu
yüzden korkup dosdoğru hayat sistemine uyan, böylece de
kötülüklere bulaşmayan müttakiler için öğütler
içerir.
Bu bölümün içerdiği hükümlerle, kalpleri bu Kur'an'ı
indiren Allah'a bağlayan bu değerlendirme birbirleri ile
güzel bir ahenk oluşturmaktadır.
Surede yer alan bundan önceki iki derste, ayetlerin akışı,
insanın en katı,en kaba yönlerini inceltmek, arındırmak
ve nurlu ufuklara yükseltmek için ele alıp tedavi etmek
şeklinde idi. Et ve kanın ihtirasını, göz ve
cinsel organların şehvetini, tahrik ve teşhircilik
eğilimini, öfke ve kin dürtüsünü tedavi ediyordu. Fuhuşun
nefiste, hayatta ve günlük konuşmalarda
yaygınlaşmasını önlüyordu. Zina cezasını,
mesnetsiz zina suçlamasında bulunmanın
cezasını sert ve sıkı uygulamakla, hiçbir
şeyden haberi olmayan iffetli mü'min kadınlara zina suçlamasında
bulunmanın en iğrenç, en aşağılık
örneklerini sunmakla tedavi ediyordu. Çeşitli korunma yöntemlerini
devreye sokarak; evlere girmek için izin istemek, bakışları
harama bakmaktan sakındırmak, süsleri saklamak, baştan
çıkarıcı ve şehevi duygulan uyarıcı
davranışları yasaklamak suretiyle tedavi ediyordu.
Sonra evlilikle, fuhuşu önlemekle, kölelere özgürlük
kazandırmakla tedavi ediyordu. Bütün bunlar kan ve etten
kaynaklanan dürtülerin önünü kapamak, nefislere iffet,
üstünlük, şeffaflık ve aydınlık yöntemlerini
hazırlamak içindi.
Yine surenin akışı, geçen iki derste Hz. Aişe'ye
yönelik o büyük iftira olayından sonra geride kalan kin ve
öfkeleri, kriterlerin karışmışlığını
ve ruhların içine düştüğü sıkıntıları
tedavi ediyordu. Artık Peygamberimizin Muhammed'in -salât ve
selâm üzerine olsun- nefsi tatmin olmuş,
sakinleşmiştir. Hz. Aişe'nin -Allah ondan razı
olsun- nefsi durulmuş, memnun olmuştur. Hz. Ebubekir'in
-Allah ondan razı olsun- nefsi daha hoşgörülü, bağışlayıcı
ve arınmıştır. Safvan b. Muattal'ın
-Allah ondan razı olsun- nefsi yüce Allah'ın
şahitliği ve aklaması ile huzur bulmuştur,
ikna olmuştur. Müslümanların nefisleri böyle bir
iftiraya bulaşmaktan pişman olmuş, tövbe etmişlerdir.
Çünkü içine düştükleri bataklığı görmüş,
ondan kurtulmuşlardı. Rabblerinin kendilerine yönelik
lütfuna, rahmetine ve yol göstericiliğine
karşılık şükrederek ona dönmüşlerdi.
İşte bu eğitimle, bu donatımla, bu yönlendirme
ile insanın bünyesi tedavi edilmiştir. Bu sayede nurla
aydınlanmış, aydınlık ufuklara yükselmiştir.
Göklerin ve yerin ufuklarındaki o büyük nuru görmüştür.
Bütünüyle aydınlık, bütünüyle nur olan o alemdeki
her tarafı kaplayan her tarafı bürüyen bol nimetleri
algılayacak yeteneğe sahip olmuştur.