Meleklerin sergilediği sahnenin
ışığı altında ortaya çıkan
uyarı da gaflet uykusuna dalmışları
kendilerine getirecek bir uyarıdır. "Sizi
yakın gelecekteki azapla uyardık: ' Evet bu azap
yakındır uzak değildir. Cehennem sizleri
beklemektedir, sizleri gözetlemektedir. Hem de bu ayetlerde
gördüğünüz biçimi ile... Çünkü içinde yaşadığınız
dünya bütünü ile kısa bir yolculuktan ve yakında
bitecek bir ömürden ibarettir. Ve ardından bir korku
azabı gelmektedir. Kafire yok olmayı var olmaya üstün
tutturacak bir azaptır bu. "O gün kişi
elleriyle yaptıklarını görür ve kafir de `Keşke
toprak olsaydım' der." Kafir bu sözü ancak dayanılmaz
sıkıntıya ve şiddete düştüğü
zaman söyler.
Bu öyle bir ifade ki, atmosfere heybet ve pişmanlık
vermektedir. Hatta insan denen varlık yok olup ortadan
kalkmayı kimsenin önem vermeyeceği değersiz bir
nesne haline gelmeyi temenni eder. Ve insan yok olmayı, ya da
değersiz bir nesne olmayı, o şiddetli ve korkunç
durumla yüzyüze gelmekten daha hafif bulur. Evet insan o büyük
haber hakkında birbirlerine soruşturma yapanların
sorularına, kuşkuya düşenlerin
kuşkularına ahirette bir karşılık olan o
durumla yüzyüze gelmektense, yok olmayı ya da değersiz
bir nesne olmayı tercih eder.