Bu, hikâyeyi anahatlarıyla anlatan bir özettir.
Hikâyenin belli-başlı ve temel çizgileri bu özette
çiziliyor. Böylece "Eshab-ı Kehf'in
-sayılarını bilmediğimiz birkaç genç
olduklarını, bir mağaraya
sığındıklarını, aynı zamanda mü'min
olduklarını, yine mağarada -kaç yıl sürdüğünü
bilmediğimiz- uzun bir uykuya
yatırıldıklarını anlıyoruz. Sonra
yıllarca süren bu uzun uykudan uyandırıldıklarını
kendi durumları hakkında birbirleriyle
tartışan iki gruba ayrıldıklarım, daha
sonra bu iki gruptan hangisinin ne kadar uyuduklarını
doğru olarak hesap edebileceğini belirlemek üzere
uykudan uyandırıldıklarını görüyoruz.
Aynı şekilde Eshab-ı Kehf hikâyesinin ilginçliğine
rağmen, yüce Allah'ın
şaşırtıcı mucizelerinden biri
olmadığını, çünkü bu evrenin sayfaları
arasında öyle olağanüstülükler, evrenin katmanları
içinde öyle ilginç olaylar vardır ki, bunların
Eshab-ı Kehf ve Rakım hikâyesinden çok daha olağanüstü
olduklarını öğreniyoruz. (Kehf: Kayanın içindeki
oyuk, mağara demektir. Rakım ise -gene kanıya göre-
onların isimlerini içeren yazıttır. Belki de bu, içinde
kayıplara karıştıkları
mağaranın kapısının üzerine konulan ve
isimlerini belirten yazıdır.)
Hikâyenin bu ilgi uyandırıcı özetinden sonra
ayetlerin akışı, hikâyeyi ayrıntılı
biçimde sunmaya başlıyor. Bu ayrıntılı açıklama,
yüce Allah'ın birazdan anlatacaklarının, bu konuda
anlatılan rivayetleri sonuca bağlayacağı ve
bunun, kesin gerçek olduğunun vurgulanması ile
başlıyor.