Çünkü
onlar bütünüyle yüce Allah'ın bilgisinin
kapsamındadırlar. Onlar, istedikleri kadar demogoji
yapsınlar, kıvırsınlar. Bu şekilde
demogoji yapmak suretiyle insanların sorgulamalarından
yakayı kurtardıkları gibi yüce Allah'ın
elinden de kurtulacaklarını sansınlar, kesinlikle
Allah'ın ayetlerini inkar etmelerinden dolayı sorguya
çekilip cezalandırılacaklardır.
Sonra tehdit açık bir dille yöneltiliyor: "O
halde ateşin içine atılan mı daha iyidir, yoksa
kıyamet günü güvenle gelen mi?"
Mü'minlerin güven içinde getirilmelerine karşılık
kıyamet günü onların durumundan korku, dehşet ve
ateşe atılma gibi onları bekleyen akıbetten
kinayedir bu ifade.
Ayet yine üstü kapalı bir tehditle son buluyor: "Dilediğinizi
yapın, O, yaptıklarınızı görmektedir."
İstediğinizi yapmaya, Allah'ın ayetlerini inkar
etmeye çağrılan ve her yaptığı Allah
tarafından görülen adamın durumu ne korkunçtur.
KUR'AN VE KAFİRLER
Şimdi de yüce Allah'ın Kur'an'daki ayetlerini inkar
eden kafirlere değiniliyor. Oysa Kur'an yüce bir kitaptır,
güçlüdür, dış müdahalelerden korunmuştur, ona
ne uzaktan ne de yakından batıl bulaşamaz: