O

Furkan

O

   

MÜ'MİNLERİN YAŞAM KURALLARI

Rahman'ın bu kulları, günlük hayatlarında kararlı, dengeli ve ölçülü davranışa örnek oluştururlar:

67- Onlar harcamalarında ne savurganca ve ne de eli-sıkıca davranmayarak bu iki karşıt kutup arasında ölçülü bir tutum benimserler.

Bu, islamın fert ve toplumların hayatında gerçekleştirmek istediği eğitim ve yaşamada gözönünde bulundurduğu özelliğidir. İslam bütün binasını denge ve ölçü esaslarına dayandırır.

Müslüman -İslamın sınırlı ferdi mülkiyeti tanımış olmasına rağmen- kapitalist toplumda .ve her' alanda ilahi şeriatı hayatına egemen kılmayan diğer toplumlarda olduğu gibi kendi malını dilediği gibi harcama özgürlüğüne sahip değildir. Müslüman savurganlıkla eli sıkılık arasında bir orta yol benimsemekle yükümlüdür. Savurganlık kişiyi, toplumu ve malı bozar. Eli sıkılık ise hem sahibinin hem de çevresindeki toplumun bu maldan yararlanmasına engel olur, malı hapseder. Çünkü mal toplumsal hizmetler için kullanılması géreken toplumsal bir araçtır. Gerek savurganlık gerekse eli sıkılık hem toplumsal ortamda hem de ekonomik alanda büyük sarsıntılara, karışıklıklara neden olurlar. Malı hapsetmek krizlere yol açar, sınırsız ve hesapsız şekilde serbest bırakmak da öyle. Bunun yanında kalpler ve ahlak da bozulur.

İslam hayatın bu yönünü düzenlerken önce ferdin ruhsal durumundan işe başlıyor. Bu yüzden dengeli ve ölçülü davranmayı imanın bir özelliği olarak vurguluyor:

"Bu iki karşıt kutup arasında ölçülü bir tutum benimserler."

Rahman'ın has kullarının bundan sonraki özellikleri, Allah'a ortak koşmamaları, adam öldürmekten ve zina etmekten kaçınmalarıdır. Acıklı azabı gerektiren bu tür kötülüklerden, büyük günahlardan uzak durmalarıdır:

 

 

O

 

O