O

En´am

O

   

67- Her haberin bir gerçekleşme zamanı vardır. İlerde anlayacaksınız.

Bu kısa tehditte gönülleri titreten bir etki söz konusudur.

Bu, gerçeğe güvenmenin, ne kadar büyüklenirse büyüklensin, batılın sonunda emin olmanın, belirlenen sürede yüce Allah'ın yalanlayanları yakalayacağına inanmanın, her haberin gerçekleşeceği bir zamanının olduğuna ve her yolculuğun bir sonunun olduğuna güvenmenin verdiği iç huzurun ifadesidir.

Kavimlerinin yalanlaması, aşiretlerinin kabalığı, ailelerinde çektikleri gariplik, işkence, şiddet, sıkıntı ve yalnızlık karşısında dava adamları, yüce Allah'a ne kadar da muhtaçtırlar. Kur'an'ın gönüllere akıttığı bu huzur ve güven duygusuna ne kadar da ihtiyaçları var.

Onlara bu şekilde tebliğ yaptıktan ve bu derece kesin yalanlamalarıyla karşılaştıktan sonra peygamber (Allah'ın selâmı üzerine olsun), -tebliğ ve hatırlatmak amacıyla da olsa- onlarla oturup kalkmamak zorundadır. Allah'ın ayetlerini ele alırken gereken saygıyı göstermediklerini, dinden söz ederken, ona yakışan ciddiyet ve edepden uzak olduklarını, sözleriyle ve davranışlarıyla dini oyun ve eğlence konusu yaptıklarını görünce, hemen oradan uzaklaşmalıdır. Ta ki -bu durumlarını sürdürdükleri halde- onlarla birlikte oturması, yaptıklarını onaylamak anlamına ya da dine karşı duyarlılığın azlığı anlamına gelmesin. Çünkü bu konuda olduğu kadar başka hiçbir yasağın çiğnenmesine karşı müslüman, bu denli hassas değildir. Şayet şeytan ona unutturur da toplantılarına katılacak olursa, hatırlar hatırlamaz hemen kalkıp toplantılarını terk etmelidir.

 

 

O

 

O