O |
|
O |
|
80- Sayılı günlerden başka katiyyen bize
ateş dokunmayacak dediler. De ki; `Allah'tan bu yönde söz
mü aldınız -ki Allah asla sözünden caymaz- yoksa
Allah hakkında bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?
Ayetin soru cümlesi yüce Allah'ın kahredici bir delil
niteliğindeki telkinidir: "Allah'dan bu yolda söz
mü aldınız -ki Allah
asla sözünden caymaz-". Ortada
böyle bir söz verme olayı var mı? "Yoksa
Allah hakkında bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?"
Gerçek budur. Buradaki istifham (soru) sığası,
dilbilgisi açısından onaylama, tasdik etme amaçlıdır.
Fakat soru sığası ile gelmesi kınama ve
azarlama anlamını da birlikte ifade eder.
Daha sonraki ayetlerde yahudilerin bu kuru iddialarına
kesin bir cevap veriliyor. Doğru ile eğriyi
birbirinden ayıran bu kesin cevap, İslâm düşünce
sisteminin temel ilkelerinden birini oluşturur. Bu temel
ilke, İslâm'ın evren, hayat ve insanla ilgili genel
bakış açısından kaynaklanır. Bu ilkeye
göre mükâfat ya da ceza davranışla aynı türden
olur ve davranışla uyumlu olur.
|
|
O |
|
O |
|