Bu duygulandırıcı vasıflar, kendileri
dışında, düşmanlardan hiç kimsenin yaklaşmaması
için Resulullah'ın evlerini korumak amacıyla Mescid-i
Nebevi'de kalan, bu arada Allah yolunda cihad etmeye kendilerini
adayan ve ticaret ve kazanç için imkan bulamayan, buna rağmen
insanlardan hiçbir şey istemeyen, ihtiyaçlarını
açıklamaya onurları elvermeyecek kadar güzel
davranan, bu yüzden durumlarını bilmeyenlerin
varlıklı sandığı ve gerçek durumlarını
da feraset sahiplerinden başka kimsenin bilmediği
Ehl-i Suffa gibi, mallarını ve ailelerini Mekke'de
bırakıp, Medine'de oturarak kendilerini Allah yolunda
cihad etmeye ve O'nun Resulünü korumaya adayan muhacirlerden
bir topluluğun durumunu yansıtmaktadır.
Ancak ayetin kapsamı geneldir, onların
dışında her çağda aynı durumda
olabilecek herkese şamildir. Şartların
kendilerini engellediği, çalışmaktan
alıkoyduğu, onurlarının yardım
istemelerine engel olduğu, buna rağmen ihtiyaçlarını
açıklamaktan kaçınmaları yüzünden durumlarını
bilmeyenlerin, tokgözlülüklerinden dolayı zengin
sandığı, ancak, derin duygu ve açık basiret
sahiplerinin bu rahat görüntünün ardındaki gerçek
durumu kavradığı ve onlar utançlarından her
ne kadar gizleseler de ruhsal durumları yüzlerinden okunan
saygıdeğer fakirlerin durumuna uygun düşmektedir.
Bu, şu kısacık ayetin o saygın örnek
için çizdiği derin duygular uyandıran ve
başarıyla çizilmiş adeta canlı bir tablodur.
Her bir kelime nerdeyse bir fırçanın dokunması
gibi, çizgileri ve imgeleri çizmekte, duygu ve infialleri
somutlaştırmaktadır. İnsan, daha
okuması tamamlanmamışken, bu yüzleri ve kişilikleri
görür gibi oluyor. Kur'an'ın insan tiplerini çizerken
uyguladığı gibi bu yöntem, adeta canlı ve
hareketliymiş gibi sunmaktadır manzaraları...
Avret yerlerini gizler gibi ihtiyaçlarını saklayan
bu saygıdeğer fakirlere, haysiyetlerini zedelemeden,
onurlarını kırmadan ve ancak gizlice yardım
edilmelidir. Bu yüzden Ayet-i Kerime, sadakayı verenlerin,
yüce Allah'ın verdikleri sözleri bildiğine ve mükafatlarını
vereceğine güvenlerini sağladıktan sonra
sadakanın gizlenmesini ve saklayarak verilmesini ilham
ettiren bir tarzda sürüyor:
"...Yaptığınız her hayır amaçlı
harcamayı kuşku yok ki, Allah bilir."