22- "Böylece onları aldatarak alta düşürdü.
Ağacın meyvesinden tadar tadmaz, ayıp yerleri
meydana çıktı. Bunun üzerine cennet yaprakları
ile örtünmeye koyuldular. Rabbleri onlara şöyle seslendi:
"Ben size o ağacı
yasaklamamışmıydım, şeytanın açık
düşmanınız olduğunu size söylememiş
miydim?
Böylece tuzak gerçekleşmiş ve acı meyvesini
vermişti. Şeytan bu oyun ile onları Allah'a itaat
derecesinden ona karşı gelme düzeyine indirmişti.
Ve onları bundan da daha aşağı bir seviyeye düşürmüştü:
"Böylece onları aldatarak alta düşürdü!"
Şimdi onların ikisi de ayıpları
olduğunu anladılar. Daha önce kendilerinden gizli olan
bu ayıpları şimdi görünmeye başlandı.
Cennet yapraklarını toplamaya, onları birbirine geçirmeye
ve bu birbirine geçirilmiş olan cennet
yapraklarını ayıp yerlerinin üstüne koymaya
"örtünmeye" çalıştılar. Buradan da
anlaşılıyor ki, bu ayıpları insanın
yaradılışı gereği açmaktan haya ettiği
bedensel avret yerleriydi. Bu avret yerlerini ancak cahiliyenin
etkisiyle fıtratı bozulan kimseler açabilir ve
soyunabilirler!
"Rabbleri onlara şöyle seslendi: "Ben size o ağacı
yasaklamamış mıydım? Şeytanın açık
düşmanınız olduğunu size söylememiş
miydim?"
Günahları ve nasihatı bir an için kulak ardı
etmeleri yüzünden Rabblerinden bu sitem ve azarı
işittiler... Allah onlara nasıl hitap edildi ve onlar
nasıl bu sözleri işittiler meselesine gelince, burada
daha önce onlara nasıl hitap ettiyse, meleklere nasıl
seslendiyse, bu da öylece gerçekleşti diyebiliriz.
Bunların hepsi gaybtır. Onların nasıl gerçekleştiğini
bilemeyiz. Ancak bunlar meydana gelen gerçek olaylardır. Ve
Allah dilediğini yapar.
Bu yüce sesleniş ise bu eşsiz
yaratığın karakterinin bir başka yönünü
ortaya koymaktadır. Evet bu yaratık unutabilir ve
yanlış yapabilir. Onun bir zaaf tarafı vardır.
Şeytan oradan kendisine sokulabilir. O sürekli bağlılık
göstermeyebilir ve sürekli doğru yolda yürümeyebilir.
Fakat o, hatasını anlayabilir, ayağının
kaydığını farkedebilir, pişman olur.
Rabbinden yardım ve bağışlanma diler.
Şeytan gibi günah üzerinde ısrar etmez. Rabbinden
dileği, günah işlemesi için ona yardım etmesi
değildir!