İKİNCİ FASIL

 

HAYVANÎ OLMAYAN MEKRUH YİYECEKLER

 

ـ3926 ـ1ـ عن جابر رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]قالَ رَسُولُ اللّهِ #، مَنْ أكَلَ ثُوماً أوْ بصًَ فَلْيَعْتَزِلْنَا أوْ لِيَعتَزِلْ مَسْجِدَنَا، وَلْيَقْعُدْ فِى بَيْتِهِ، وَإنَّهُ أُتِىَ بِقدْرٍ فِيه خَضِرَاتٌ مِنْ بُقُولٍ، فَوَجَدَ لَهَا رِيحاً فَسَألَ، فأُخْبِرَ بِمَا فِيهَا مِنَ البُقُولِ، فقَالَ: قَرِّبُوهَا إلى بَعْضِ أصْحَابِهِ كَانَ مَعَهُ، فَلَمَّا رَآهُ كَرِهَ أكْلَهَا. قَالَ: كُلْ فَإنِّى اُنَاجِى مَنْ َ تُنَاجِى[. أخرجه الخمسة .

 

1. (3926)- Hz. Câbir (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: "Kim sarımsak veya soğan yerse bizden uzak dursun -veya mescidimizden uzak dursun- evinde otursun."

Bazan Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a içerisinde yeşil sebzeler bulunan tencere getirildi de onda koku bulur ve (ne olduğunu) sorardı. Kendisine sebze nevinden ne olduğu haber verilince, tencereyi, beraberindeki arkadaşlarından birini göstererek ona vermelerini söylerdi.  Aleyhissalâtu vesselâm, onun yemekten çekindiğini görünce:

"Sen bana bakma, ye! Zira ben senin gibi değilim, senin konuşmadığın (meleklere) konuşuyorum" derdi."[1] [Buhârî, Et'ime 49, Salât 160, İ'tisâm 24; Müslim, Mesâcid 73, (564); Ebû Dâvud, Et'ime 41, (3822);  Tirmizî, Et'ime 13, (1807); Nesâî, Mesâcid 16 (2, 43).]

 

ـ3927 ـ2ـ وعن عليّ رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]نُهِينَا عَنْ أكْلِ الثُّومِ إَّ مَطْبُوخاً[. أخرجه أبو داود والترمذي .

 

2. (3927)- Hz. Ali (radıyallahu anh) anlatıyor: "Biz, çiğ olarak sarımsak yemekten yasaklandık."[2] [Ebû Dâvud, Et'ime 41, (3828); Tirmizî, Et'ime 14, (1809).]

 

ـ3928 ـ3ـ وعن أبي زياد خيار بن سلمة قال: ]سَألْتُ عَائِشَةَ رَضِيَ اللّهُ عَنْها عَنِ الْبَصَلِ؟ فقَالَتْ: إنَّ آخِرَ طَعَامٍ أكَلَهُ رسول اللّه # كَانَ فِيهِ بَصَلٌ[. أخرجه أبو داود .

 

3. (3928)- Ebû Ziyâd Hıyâr İbnu Seleme anlatıyor: "Hz. Âişe (radıyallahu anhâ)'ya soğan hususunda sordum. Şu cevabı verdi. "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'ın en son yediği  yemekte soğan vardı."[3] [Ebû Dâvud, Et'ime 41, (3829).]

 

AÇIKLAMA:

 

1- Sarımsak veya soğan yeme meselesine hadislerde birçok kereler temas edilir. Bunların sıkca ele alınmış olması onların yenilmesinin mekruh olmasından ileri gelmez.

2- Bu iki sebze insanları rahatsız edecek pis bir koku neşrettikleri için çiğ halde yenilmesi hoş karşılanmamıştır. Bunlardan biri yenildiği takdirde, mescide gidilmeyip evde kalınması tavsiye edilmektedir (3926. hadis). Zira mescidler müslümanların toplandığı, rahmet meleklerinin indiği yerdir. Pis koku meselesinde melekler de nazar-ı dikkate alınmalıdır, çünkü -yine Resulullah'ın açıkladığı üzere- onlar insanların rahatsız olduğu her şeyden rahatsız olmaktadırlar.

3- Şu hususu da belirtelim: Bazı âlimler, bu yasağın Mescid-i Nebevî ile ilgili olduğunu, diğer mescidlerin bu yasağın dışında kaldığını söylemiştir. Ancak Cumhur, ittifakla bu yasağın bütün mescidlere şâmil olduğunu söyler ve delil olarak bazı hadislerde gelen: "Soğan -veya sarımsak- yiyen mescidlerimize yaklaşmasın" ibaresini gösterirler. Burada ibâre herhangi bir mescidi kastetmiyor, bütün mescidlere âmm bir hüküm veriyor.

4- İlk hadiste, kokulu sebze bulunan tencerinin kime gönderildiği belli değildir. Bazı rivayetlerde bu sahabi'nin Ebû Eyyub el-Ensârî olduğu tasrih edilmiştir.

5- Yine birinci hadiste "senin konuşmadığınla konuşurum" derken  kastettiği kimse meleklerdir. İbare: "Senin gizlice konuşmadığınla ben gizlice konuşurum" demektir, zira necve gizli konuşmak, fısıldaşmak, hususi konuşmak gibi ma'nâlara gelir.

6- İkinci rivayet, Aliyyu'l-Kârî'nin belirttiği üzere,sarımsak ve soğan yemekle ilgili olarak başka rivayetlerde mutlak gelen nehyi kayıtlamaktadır. Yani, yasak sarımsak ve soğanın çiğ olarak yenmesine râcidir, pişince yasak kalkmaktadır.

7- Üçüncü rivayetimiz (3928) Resulullah'ın da (pişmiş halde) soğan yediğini ifade etmektedir. İbnu'l-Melek, bazı âlimlerin bu hadisten hareketle: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) ömrünün sonunda soğanı, mezkur nehyin tahrimî değil, tenzihî olduğunu göstermek için yemiştir"  demiştir.

8- Âlimler, bu konuda şöyle bir neticeye varırlar: "Sarımsak ve soğanla ilgili hadislerin tamamından çıkan hükme göre, "Bunların çiğ olarak yenmesi, mescide gelecek veya herhangi bir cemaate katılacaklar için tenzîhen mekruhtur. Evinde kalacaklara çiğ de ola yemesi mekruh değildir.

9- Fukaha, hadiste zikri geçen sarımsak ve soğana, aynı şekilde fena koku neşreden turp gibi diğer sebzeleri de dahil  etmiştir.[4]


 

[1] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 11/166.

[2] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 11/166.

[3] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 11/167.

[4] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 11/167-168.