* GÜNAHLARI HATIRLAMAK

 

ـ1319 ـ7306 ـ4243 -حَدّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ. ثَنَا خَالِدُ بْنُ مَخْلَدٍ. حَدَّثَنِي سَعِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ

اِبْنِ بَانَكَ؛ قَالَ: سَمِعْتُ عَامِرَ بْنَ عَبْدِ اللّهِ بْنِ الزُّبَيْرِ يَقُولُ: حَدَّثَنِي عَوْفُ بْنُ الْحَارِثِ عَنْ عَائِشَةَ؛ قَالَتْ: قَالَ لي رَسُولُ للّهِ صَلَّي اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: يَا عَائِشَةَ! إيَّاكَ وَمُحَقَّرَاتِ ا‘عْمَالَ. فَإنَّ لَهَا مِنَ اللّهِ طَالِباً.فِي الزوائد: إسناده صحيح. رِجَالُهُ ثقات .

 

1319. (4243) (7306)- Hz. Aişe radıyallahu anhâ anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bana: "Ey Aişe! Ehemmiyetsiz görülen amellere karşı aman dikkatli ol! Çünkü onlar için de Allah (tarafın)dan (vazifelendirilmiş) araştırıcı bir melek vardır."[1]

 

ـ1320 ـ7307 ـ4245 -حَدّثَنَا عِيسَى بْنُ يُونُسَ الرَّمْلِيُّ. ثَنَا عُقْبَةُ بْنُ عَلْقَمَةَ بْنِ حَدِيجٍ الْمَعَافِريُّ عَنْ أرْضَاةَ بْنِ الْمُنْذِرِ عَنْ أبِي عَامِرٍ ا‘لْهَانِيِّ عَنْ ثَوْبَانَ عَنِ النَّبِيِّ صَلَّي اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ؛ أنَّهُ قَالَ: ‘عْلَمَنَّ أقْوَاماً مِنْ أُمَّتِي يَأتُونَ يَوْمَ الْقِيَامَةِ بِحَسَنَاتٍ أمْثَالِ جِبَالِ تِهَامَةَ بِيضاً. فَيَجْعَلُهَا اللّهُ عَزَّ وَجَلَّ هَبَاءً مَنْثُوراً. قَالَ ثَوْبَانُ: يَا رَسُولَ للّهِ! صِفْهُمْ لَنَا جَلِّهِمْ لَنَا أنْ َ نَكُونَ مِنْهُمْ وَنَحْنُ َ نَعْلَمُ. قَالَ: أماَ إنَّهُمْ إخْوَانُكُمْ وَمِنْ جِلْدَتِكُمْ وَيَأخُذُونَ مِنَ اللَّيْلِ كَمَا تَأخُذُونَ وَلِكِنَّهُمْ أقْوَامٌ إِذَا خَلَوْ بِمَحَارِمِ اللّهِ انْتَهَكُوهَا.فِي الزوائد: إسناده صحيح. رِجَالُهُ ثقات. وأبو عامر الهانيّ اسمه عبد اللّه بن غابر .

 

1320. (4245) (7307)- Sevbân radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Ümmetimden bir kısım insanları bilirim ki, Kıyamet günü Tihâme dağları emsalinde bembeyaz (tertemiz) hayırlarla gelirler. Aziz ve celil olan Allah Teâla hazretleri o sevapları saçılmış toz haline getirir (değersiz kılar, kabul etmez)."

Sevban dedi ki: "Ey Allah'ın Resûlü! Onları bize tavsif et, durumlarını açıkla da, bilmeyerek biz de onlardan olmayalım!" Aleyhissalâtu vesselâm açıkladılar:

"Onlar sizin din kardeşlerinizdir. Sizin cinsinizden insanlardır. Sizin aldığınız gibi onlar da gece (ibadetin)den nasiplerini alırlar. Ancak onlar, Allah'ın yasaklarıyla tenhâda başbaşa kalınca o yasakları ihlâl ederler, çiğnerler." [2]


 

[1] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/595.

[2] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/595.