* HİKMET

 

ـ1283 ـ7270 ـ4171 -حَدّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ زِيَادٍ.ثَنَا الْفُضَيْلُ بْنُ سُلَيْمَانَ. ثَنَا عَبْدُ اللّهِ بْنُ عُثْمَانَ بْنِ خُشَيْمٍ عُثْمَانُ بْنُ جُبَيْرٍ مَْولىَ أَبِي أبُّوبَ عَنْ أَبِي أيُّوبَ؛ قَالَ جَاءَ رَجُلٌ إِلَى النَّبِيِّ صَلَّي اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فَقَالَ: يَا رَسُولَ للّهِ! عَلِّمْنِى وَأوْجِزْ قَالَ: إِذَا قُمْتَ فِي صََتِكَ فَصَلَّ صََةَ مُوَدِّعٍ. وََ تَكَلَّمْ بِكََمٍ تَعْتَذِرُ مِنْهُ. وَأجْمِعِ الْيَأسَ عَمَّا فِي أيْدِي النَّاسِ.فِي الزوائد: إسناد ضعيف وعثمان بن جبير قال الذهبي فِي الطبقات: مجهول. وذكره اِبْنِ حبان فِي الثقات. و قَالَ البخاري وأبو حاتم: روى عن أبيه عن جده عن أيوب قلت: لكن كون الحديث من أوجز الكلمات وأجمعها الحكمة يدلعَلي قربه للثبوت فليتأمل .

 

1283. (4171) (7270)- Hz. Ebu Eyyub radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'a bir adam gelerek: "Ey Allah'ın Resulü! Bana (dini) öğret ve fakat çok özlü olsun!" dedi. Aleyhissalâtu vesselâm: "Namazına kalktığın vakit (dünyaya) veda edenin (namazı gibi) namaz kıl. Sonradan (pişman olup) özür dileyeceğin söz söyleme. İnsanların elinde bulunan (dünyalık şeylerden) ümidini kesmeye azmet!" buyurdular."[1]

 

ـ1284 ـ7271 ـ4172 -حَدّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ. ثَنَا الْحَسَنُ بْنُ  مُوسَى عَنْ حَمَّادِ بْنِ سَلَمَةَ، عَنْ عَلِيِّ بْنِ زَيْدٍ عَنْ اوْسِ بْنِ خَالِدٍ عَنْ أَبِي  هُرَيْرَةَ؛ قَالَ: قَالَ رَسُولُ للّهِ صَلَّي اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: مَثَلُ الَّذِي يَجْلِسُ يَسْمَعُ الْحِكْمَةَ ثُمَّ َ يُحَدِّثُ عَنْ صَاحِبِهِ إَِّ بِشَرِّ مَا يَسْمَعُ كَمَثَلِ رَجُلٍ اتَى رَاعِياً، فَقَالَ: يَا رَاعِي! أجْزِرْنِي شَاةً مِنْ غَنَمِكَ. قَالَ: اذْهَبْ  فَخُذْ بَأُذُنِ خَيْرِهَا. فَذَهَبَ فَاخَذَ بِأُذِنِ كَلْبِ الغَنَمِ. قَالَ أَبُو الْحَسَنِ بْنُ سَلَمَةَ: ثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ.

ثَنَا مُوسَى ثَنَا خَمَّادٌ فَذَكَرَ نَحْوَهُ وَقَالَ فِيهِ بِأُذُنِ خَيْرِهَا شَاةً.فِي الزوائد: هَذَا إسناده ضعيف من الطرفين الطرقين ‘ن مدار ا“سند علي عليّ بن زيد بن جدعان وهو ضعيف .

 

1284. (4172) (7271)- Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Bir meclise oturup hikmetli söz dinleyip, sonra bu meclisten bahsederken işittiği şeylerin sadece kötü kısımlarını anlatan bir kimsenin misali, bir çobana gelip: "Ey çoban, süründen bana bir koyun kes!" deyince, çobandan: "Git en iyisinin kulağından tut al" iznine rağmen gidip sürünün köpeğinin kulağından tutan adamın misalidir."

Ebu'l-Hasen İbnu Seleme de bu hadisin bir mislini rivayet etmiş, ancak rivayette şu farklılığa yer vermiştir: "Sürünün en iyi koyununun kulağını tut."[2]


 

[1] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/579.

[2] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/580.