ـ183 ـ6170 ـ570ـ حَدّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أبِي شَيْبَةَ. ثَنَا حُمَيْدُ بْنُ عَبْدِالرَّحْمنِ، عَنِ ابْنِ أبِي لَيْلى، عَنِ الْحَكَمِ، وَسَلَمَةَ بْنِ كُهَيْلٍ؛ أنَّهُمَا سَأَ عَبْدِاللّهِ بْنَ أبِي أوْفى عَنِ التَّيَمُّمِ. فَقَالَ: أمَرَ النَّبِيُّ # عَمَّاراً أنْ يَفْعَلَ هكَذَا. وضَرَبَ بِيَدَيْهِ إلَى ا‘رْضِ ثُمَّ نَفَضَهُمَا. وَمَسَحَ عَلَى وَجْهِهِ. قَالَ الْحَكَمُ: وَيَدَيْهِ. وَقَالَ سَلَمَةُ: وَمِرْفَقَيْهِ.في الزوائد: إسناده ضعيف. فيه ابن أبى ليلى، واسمه محمد بن عبدالرحمن. فضعفه من قِبلَ حفظه.
183. (570) (6170)- el-Hakem ve Seleme İbnu Küheyl'in anlattıklarına göre, "Abdullah İbnu Ebi Evfa (radıyallahu anh)'ya teyemmümden sormuşlar, o da kendilerine şu cevabı vermiştir: "Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) Ammar'a şöyle yapmasını emretti: Ellerini yere vurdu, sonra ellerine yapışan toz toprağı çırptı ve yüzünü meshetti.el-Hakem, rivayetinde "Kollarını da (meshetti)" dedi.Seleme İbnu Küheyl, rivayetinde "Dirseklerini de" demiştir."NOT: Bu mesele teyemmümle ilgili bahiste açıklanmıştır.[1]
ـ184 ـ6171 ـ572ـ حَدّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ. ثَنَا عَبْدُالْحَمِيدِ بْنُ حَبِيبِ بْنِ أبِي الْعِشْرِينَ. ثَنَا ا‘وْزَاعِيُّ، عَنْ عَطَاءِ بْنِ أبِي رَبَاحٍ؛ قَالَ: سَمِعْتُ ابْنَ عَبَّاسٍ يُخْبِرُ أنَّ رَجًُ أصَابَهُ جُرْحٌ فِي رَأسِهِ، عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللّهِ #. ثُمَّ أصَابَهُ احْتَِمٌ. فَأُمِرَ بِاِغْتِسَالِ، فَاغْتَسَلَ، فَكُزَّ، فَمَاتَ. فَبَلَغَ ذلِكَ النَّبِيَّ # فَقَالَ: »قَتَلُوهُ. قَتَلَهُمُ اللّهُ. أوَلَمْ يَكُنْ شِفَاءَ الْعِيِّ السُّؤَالُ«. قَالَ عَطَاءٌ: وَبَلَغَنَا أنَّ رَسُولَ اللّهِ # قَالَ: »لَوْ غَسَلَ جَسَدَهُ وَتَرَكَ رَأْسَهُ، حَيْثُ أصَابَهُ الْجِرَاحُ«.في الزوائد: إسناده منقطع .
184. (572) (6171)- İbnu Abbas (radıyallahu anhümâ)'ın anlattığına göre bir adam başından yaralanmıştı, bilahare ihtilam sebebiyle cünüb oldu. Kendisine gusletmesi emredildi, oda yıkandı, hastalanıp öldü. Bu haber Aleyhissalâtu vesselâm'a ulaşınca:"Onu öldürdüler, sebep olanların Allah belalarını versin! Cehaletin ilacı sormak değil mi (niye sormadan fetva verdiler?)" buyurmuştur."Atâ der ki: "Bize ulaştığına göre, Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm): "Keşke bedenini yıkayıp başının yaralı yerini bıraksaymış" buyurmuştur."NOT: Bu hadis başka bir veçhiyle daha önce geçmiştir.[2]