* YANINDA OTURANA SAYGI

 

ـ1119 ـ7106 ـ3716 -حَدَّثَنَا عَلِيُ بْنُ مُحَمَّدٍ. ثَنَا وَكِيعٌ عَنْ أَبِي يَحْيَى الطَّوِيلِ »رَجُلٌ مِنْ أهْلِ الْكُوفَةِ« عَنْ زَيْدٍ الْعَمِّيِّ عَنْ أنَسِ بْنِ مَالِكٍ؛ قَالَ: كَانَ النَّبِيُّ صَلَّي اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِذَا لَقِيَّ الرَّجُلَ فَكَلَّمَهُ لَمْ يَصْرُفْ وَجْهَهُ عَنْهُ حَتَّى يَكُونَ هُوَ الَّذِي يَنْصِرفُ. وَإِذَا صَافَحَهُ لَمْ يَنْزِعْ يَدَهُ - مِنْ يَدِهِ- حَتَّى يَكُونَ هُوَ الَّذِي يَنْزُعُهَا. وَلَمْ يُرَ مُتَقَدِّماً بِرُكْبَتَيْهِ جَلِيساً لَهُ قَطُّ.فِي الزوائد: مدار الحديث عَلَى زيد العمي وهو ضعيف .

 

1119. (3716) (7106)- Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bir adama rastladı mı onunla konuşur, muhatabı ayrılmadıkça da yüzünü ondan çevirmezdi. Muhatabıyla musâfaha yapsa, elini muhatabın elinden çekmezdi. İlk çeken muhatabı olurdu. Aleyhissalâtu vesselâm'ın dizlerinin, yanında oturan arkadaşının dizlerinden ileri çıktığı da görülmemiştir."[1]


 

[1] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/480.