* ARAFAT'TA DUA

 

ـ914 ـ6901 ـ3013 -حَدَّثَنَا أيُّوبُ بْنُ مُحَمَّدٍ الْهَاشِمِيُّ. ثَنَا عُبْدُ الْقَاهِرِ بْنُ السِّرِي السَّلَمِيُّ. ثَنَا عَبْدُ اللّهِ ابْنُ كِنَانَةَ بْنِ عَبَّاسِ بْنِ مِرْدَاسٍ السَّلْمِيُّ؛ أَنَّ أبَانُ أخْبَرَهُ عَنْ أبِيهِ أَنَّ النَّبِيَّ صَلَّي اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ دَعَا ‘ُمَّتِهِ عَشِيَّةَ عَرَفَةَ بِالْمَغْقِرَةِ. فَأُجِيبَ: إنِّى قَدْ غَفَرْتُ لَهُمْ مَا خََ الْظَّالِمَ. فَإنِّى آخُذُ لِلْمَطْلُومِ مِنْهُ. قَالَ: أيْ رَبِّ! إنْ شِئْتَ أعْطَيْتَ الْمَظْلُومَ مِنَ الْجَنَّةِ. وَغَفَرْتَ لِلظَّالِمِ فَلَمْ يُجَبْ عَشِيَّتَهُ فَلَمَّا أصْبَحَ بِالْمُزْدَلِفَةِ أعَادَ الدُّعَاءَ. فَأُجِيبَ إِلَى مَا سَألَ. قَالَ فَضَحِكَ رَسُولُ للّهِ صَلَّي اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ، أوْ قَالَ تَبَسَّمَ. فَقَالَ لَهُ أَبُو بَكْرٍ وَعُمَرُ: بِأبِي أنْتَ وَأُمِّي! إِنَّ هذِهِ لَسَاعَةٌ مَا كُنْتَ تَضْحَكُ فِيهَا. فَمَا الّذِي أضْحَكَكَ؟ أضْحَكَ اللّهُ سِنَّكَ! قَالَ: إِنَّ عَدُوَّ اللّهِ إبْلِيسَ لَمَّا عَلِمَ أَنَّ اللّهَ عَزَّ وَجَلَّ قَدِ اسْتَجَابَ دُعَائِى وَغَفَرَ ‘ُمَّتِي أخَذَ التُّرَابَ فَجَعَلَ

يَحْثُوهُ عَلى رَأسِهِ وَيَدْعُو بِالْوَيْلِ والثُّبُورِ. فَأضْحَكَنِي مَا رَأيْتُ مِنْ جَزَعِهِ.فِي الزوائد: فِي إسناده عَبْدُ اللّه بن كنانة، قَالَ البخاري: لم يصح حديثه. ولم أر من تكلم فِيهِ بجرح و توثيق .

 

914. (3013) (6901)- Abbâs İbnu Mirdas es-Sillemî radıyallahu anh'ın anlattığına göre: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm, Arafe günü akşamı ümmeti için mağfiret duasında bulunmuştur. Rabb Teâla, duasına: "Ben, zalimler hariç ümmetini mağfiret buyurdum. Zira ben zalimden mazlumun intikamını alacağım" diye icabette bulunmuştur. Resûlullah: "Ey Rabbim! Dilersen mazluma (kendi katından bir lütuf olarak) cenneti verir, zalimi de affedersin!" dedi. O akşam Rabb Teâla bu duasına icabet etmedi. Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm Müzdelife'de sabah namazını kılınca, önceki (cevapsız kalan) duasını tekrar etti. Duasına, arzusu istikametinde cevap verildi. Ravî devamla der ki: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm bunun üzerine (memnuniyetinden) güldü -veya "tebessüm etti" demiştir.- Hz. Ebu Bekr ve Ömer radıyallahu anhüma: "Annem babam sana kurban olsunlar! Şimdiye kadar bu saatlerde hiç gülmemiştiniz. Sizi güldüren şey nedir? Allah seni sevindirsin!" dediler. Aleyhissalâtu vesselâm'ın: "Allah'ın düşmanı İblis, Rab Teâla hazretlerinin, ümmetimin hepsini mağfiret buyurduğunu öğrenince, yerden toprak alıp kendi yüzüne saçtı ve "Yazıklar olsun bana! Helak oldum, her emeğim boşa gitti!" diye bağırıp çağırmaya başladı. Onun bu korku ve üzüntüsünü görmek beni güldürdü" buyurdular."[1]

 


 

[1] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/379.