* HERKES KENDİ CİNAYETİNDEN SORUMLU

 

ـ832 ـ6819 ـ2670 -حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ. ثَنَا عَبْدُ اللّهِ بْنُ نُمَيْرٍ عَنْ يَزِيدَ بْنِ أَبِي زِيَادٍ. ثَنَا جَامِعُ بْنُ شَدَّادٍ عَنْ طَارِقٍ الْمُحَارِبِيِّ؛ قَالَ: رَأيْتُ رَسُولَ للّهِ صَلَّي اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَرْفَعُ يَدَيْهِ حَتَّى رَأيْتُ بَيَاضَ إبْطَيْهِ يَقُولُ: أَ َتَجْنِي أُمٌّ عَلى وَلَدٍ. أَ َ تَجْنِي أُمٌّ عَلى وَلَدٍ.فِي الزوائد: إسناده صحيح ورِجَالُه ثقات .

 

832. (2670) (6819)- Târık el-Muhâribî radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'ı koltuk altlarının beyazlığı görülecek kadar kollarını kaldırıp şöyle dediğini işinim: "Bilesiniz hiçbir anne oğlunun günahından sorumlu tutulmaz, bilesiniz hiçbir anne oğlunun günahından sorumlu tutulmaz."[1]

 

ـ833 ـ6820 ـ2671 -حَدَّثَنَا عَمْرُو بْنُ رَافِعٍ. ثَنَا هُشَيْمٌ عَنْ يُونُسَ عَنْ حُصَيْنِ بْنِ أَبِي الْحُرِّ عَنِ الْخَشْخَاشِ الْعَنْبَرِيِّ: قَالَ: أتَيْتُ النَّبِيَّ صَلَّي اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَمَعِى ابْنِي. فَقَالَ: َ تَجْنِي عَلَيْهِ وََ يَجْنِي عَلَيْكَ.فِي الزوائد: إسناده كلهم ثقات. إ أن هشيما كَانَ يدلس. وليس للخشخاش سوى هَذَا الحديث الموجود عند ابْنِ ماجة. وليس له فِي بقية ا‘صول الخمسة .

 

833. (2671) (6820)- Haşhâş el-Anberî radıyallahu anh anlatıyor: "Beraberimde oğlum olduğu halde Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'a gelmiştim. Bilvesile: "Sen oğlunun günahından sorumlu tutulmazsın, o da senin günahından sorumlu tutulmaz" buyurdular." [2]

 

ـ834 ـ6821 ـ2672 -حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللّهِ بْنُ عُبَيْدِ بْنِ عَقِيلٍ. ثَنَا عَمْرُو بْنُ عَاصِمٍ. ثَنَا أَبُو الْعَوَّامِ الْقَطَّانُ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ جُحَادَةَ عَنْ زِيَادِ بْنِ عَِقَةَ عَنْ أُسَامَةَ بْنِ شَرِيكٍ؛ قَالَ: قَالَ رَسُولُ للّهِ صَلَّي اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: َ تَجْنِي نَفْسٌ عَلَى أُخْرَى.فِي الزوائد: إسناده صحيح. مُحَمَّد بن عبد اللّه ذكره ابْنِ حبان فِي الثقات. و قَالَ النسائى:  بأس به. و أَبُو العوّام القطّان، اسمه عمران بن دَاوُد، وثقه الجمهور. وباقي رِجَال ا“سناد على  شرط الشيخين .

 

834. (2672) (6821)- Üsame İbnu şerîk anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: "Hiç kimse başka birinin günahından mesul olmaz."[3]

 

AÇIKLAMA:

 

Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm, bu hadislerde aynı manayı değişik üslûplarla tekrar etmektedir. Maksad ferdî sorumluluğu zihinlerde iyice tesbittir. Çünkü cahiliye sisteminde ferdi sorumluluk yoktu, kabilevî müşterek sorumluluk vardı. Bir ferde karşı cinayet yoktu, ferdin mensub olduğu kabîleye karşı cinayet vardı. Cani tek de değildi, cinayeti işleyen kimsenin bütün kabilesi suçlu ve mücrim idi. İntikam failden alınmaz, kabilesinin herhangi bir ferdinden alınabilirdi. Resûlullah tebliğinin ilk gününden itibaren hep ferdî sorumluluk, uhrevî sorumluluk duygusunu yerleştirmeye gayret göstermiştir. Kişi şahsiyetini büyük ölçüde ferdî sorumlulukla bulacaktı.[4]


 

[1] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/333.

[2] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/333.

[3] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/334.

[4] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/334.