* KATİL MAKTULE VARİS OLAMAZ

 

ـ827 ـ6814 ـ2646 -حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ وَ عَبْدُ اللّهِ بْنُ سَعِيدٍ الْكِنْدِيُّ قَاَ: ثَنَا أَبُو خَالِدٍ ا‘حْمَرُ عَنْ يَحْيَى بْنِ سَعِيدٍ عَنْ عَمْرو بْنِ شُعَيْبٍ؛ أَنَّ أبَا قَتَادَةَ رَجُلٌ مِنْ بَنِي مُدْلِجٍ قَتَلَ ابْنَهُ فَإخَذَ عُمَرُ مِائَةً مِنَ ا“بِلِ. ثَثِينَ خَقَّةً وَثََثِينَ جَذَعَةً وَأرْبَعِينَ خَلِفَةً. فَقَالَ: أيْنَ أخُو الْمَقْتُولِ؟ سَمِعْتُ رَسُولَ للّهِ صَلَّي اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ يَقُولُ: لَيْسَ لِقَاتِلٍ مِيرَاثٌ.فِي الزوائد: إسناده حسن .

 

827. (2646) (6814)- Amr İbnu Şuayb anlatıyor: "Benî Mudlic'ten bir adam oğlunu öldürmüştü. Hz. Ömer ondan (diyet olarak) yüz deve aldı. Otuz hıkka (beş yaşına basmış dişi deve), otuz ceze'â (dört yaşına basmış dişi deve) ve kırk da halifa (hamile deve). Sonra: "Maktûl'ün kardeşi nerededir? Ben Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'dan: "Kâtile (maktulün malından) vâris olma hakkı yoktur" dediğini işittim" dedi."[1]

 

AÇIKLAMA:

 

Hanefiler ve Şâfiîler ve fakihlerin ekserisi bu hadisi esas alarak: "Katil öldürdüğü kimseye varis olamaz, kasten de, yanlışlıkla da öldürmüş olsa, malına da diyetine de" demişlerdir.

Mâlik ve bir kısım fakihler "yanlışlıkla öldüren, maktulün malına varis olur, diyetine olamaz" demiştir.

Hanefiler, Şâfiîler ve Hanbelîler: "Adam oğlunu öldürdüğü için kısas edilmez" demiştir. Mâlikîler, "Baba oğlunu yatırıp boğazlarsa veya aç susuz hapsedip ölümüne sebep olursa kısas edilir, değilse edilmez" demiştir.[2]


 

[1] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/331.

[2] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/331.