* KABİLEDEN BİRİNİ İNKÂR EDEN

 

ـ819 ـ6806 ـ2612 -حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِي شَيْبَةَ. ثَنَا يَزِيدُ بْنُ هارُونَ. ثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ. ح وَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى. ثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ حَرْبٍ. ح وَحَدّثَنَا  هَارُونَ بْنُ حَيَّانَ. أنْبَأنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ ابْنُ الْمُغِيرَةَ؛ قَاَ: ثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ عَنْ عَقِيلِ بْنِ طَلْحَةَ السَّلَمِيِّ عَنْ مُسْلِمِ بْنِ هَيْضَمٍ عَنِ ا‘شْعَثِ بْنِ قَيْسٍ؛ قَالَ: أتَيْتُ رَسُولَ للّهِ صَلَّي اللّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فِي وَفْدِ كَنْدَةَ وََ يَرَوْنِى إَّ أفْضَلَهُمْ. فَقُلْتُ: يَا رَسُولَ للّهِ! ألَسْتُمْ مِنَّا؟ فَقَالَ: نَحْنُ بَنُو النَّضْرِبْنِ كِنَانَةَ َ نَقْفُو أُمَّنَا وََ نَنْتَفِي مِنْ أبَينَا.قَالَ، فَكَانَ ا‘شْعَثُ بْنُ قَيْسٍ يَقُولُ: َ أوتَى بِرَجُلٍ نَفَى رَجًُ مِنْ قُرَيْشٍ مِنِ النّضَر ابْنِ كَنَانَةِ، إ جَلْدَتُهُ الحَدّ.فِي الزوائد: هَذَا إسناد صحيح. رِجَالُه ثقات. ‘ن عقيل بن طلحة، وثقه ابْنِ معين والنسائي. وذكره ابْنِ حبان فِي الثقات. وباقي رجال ا“سناد عَلَى شرط مسلم .

 

819. (2612) (6806)- Eş'as İbnu Kays anlatıyor: "Kinde heyeti içerisinde Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'a geldim. Heyet mensupları beni kendilerinden üstün görürlerdi. Bu sebeple: "Ey Allah'ın Resûlü! Bizden değil misiniz?" dedim.

"Biz, Benî Nadr İbni Kinânedeniz, anamızı iffetsizlikle itham etmeyiz ve babalarımıza olan nisbetimizi reddetmeyiz!" buyurdular.

Ravi devamla der ki: "Eş'as İbnu Kays derdi ki: "Kureyşli birinin, Nadr İbnu Kinâne'den olduğunu reddeden biri bana getirilse, ona mutlaka (iftira etti diye) hadd celdesi tatbik ederim."[1]

 

AÇIKLAMA:

 

1- Dinimiz nesebe son derece ehemmiyet vermiştir. Birçok fıkhî ahkâm neseb bağına dayanır. Bu sebeple nesebin inkârı, neseplerin böylece karıştırılması pek çok haramların işlenmesine, hukukun karışmasına sebeptir. Bu sebeple nesebini inkâr haramdır ve Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm böylelerini en ağır bir lanetle lanetlemiştir.

2- Daha önce bizzat kaydettiğimiz üzere, "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'ın 21 göbek ecdadı bilinmektedir. Bu şecere sahih hadisle sabittir. Aleyhissalâtu vesselâm'ın sahih hadisle sabit olan ecdatlarından biri de Nadr İbnu Kinâne'dir. Bu sebeple hadisin ravisi Eş'âs İbnu Kays, kesin bir üslupla, Kureyşe mensup bir adamın Nadr İbnu Kinâne'ye mensup olduğunu inkar edecek kimseye hadd-i kazf (seksen değnek) uygulayacağını söylemiştir.[2]


 

[1] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/325.

[2] İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 17/325-326.